Hukuk Davalarında Islah

hukuk davalarinda islah

I. Islah Nedir?

Hukuk Davalarında Islah, tarafların bir davada iddia veya savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi yasağı sebebiyle yapamadıkları usul işlemlerini, tek taraflı bir irade beyanı ile tamamen veya kısmen düzeltmeleridir.

Hukuk davalarında ön inceleme duruşmasının ardından tahkikat aşamasına geçilmektedir. Tahkikat aşamasına geçildiğinde artık taraflar açısından iddianın ve savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi yasağı başlamaktadır. Taraflar, bu yasağı ya diğer tarafın açık muvafakatiyle ya da ıslah yoluyla aşabilmektedirler.

Islah hakkı, tek taraflı bir irade beyanıyla kullanılmaktadır. Hakimin onay vermesi veya karşı tarafın izin vermesi gerekmemektedir. Islah sayesinde davacı mevcut dava sonuçlandıktan sonra yeniden dava açmak zorunda kalmamaktadır. Davalı da davanın reddini sağlayabilmektedir.

Islah hakkı genellikle;

  • Davacı davasını açarken bazı dava sebeplerini mahkemeye sunmayı unutmuşsa,
  • Davalı cevap süresi içerisinde savunma sebeplerini eksik sunup hatalı savunma yaptıysa,
  • Kısmi dava açıldıysa talep sonucunu değiştirmek için kullanılmaktadır.

Silahların eşitliği ilkesi gereğince hem davacının hem de davalının ıslah hakkı vardır. Islah hakkı, taraflara hatalarını
düzeltmek için sadece bir kez verilen bir hukuki çaredir. Hataların esaslı olması gerekmektedir. Maddi hataların düzeltilmesi için ıslah yapılmasına gerek yoktur.

Islahın amacı;

  • Davaya getirilmesi unutulan vakıaların davaya dahil edilmesi sağlamak,
  • Davanın sebebinin değiştirilmesi,
  • Mahkemeye sunulması ve getirilmesi ihmal edilen delilleri yargılama esnasında taraflara ileri sürme olanağının tanınmasıdır.

II. Hukuk Davalarında Islahın Şartları

Taraflardan biri ıslah hakkını kullandığında hakim tarafından ıslahın şartları denetlenmektedir. Öncelikle ıslah hakkı, tahkikat aşamasının sonuna kadar bir kez kullanılabilmektedir. Sözlü yargılama aşamasında veya tahkikat aşamasına kadar ıslah hakkı kullanılamaz. Ayrıca her işlemin ıslahı da mümkün değildir.

Islahın şartları;

  • Sadece taraf usul işlemleri ıslah edilebilmektedir.
  • Tarafların bu yola bir kez başvurabilmektedir.
  • Islaha tahkikatın sonuna kadar başvurulabilmektedir.Yargıtayın bozma kararından veya bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde, ilk derece mahkemesinin tahkikata ilişkin bir işlem yapması halinde tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabilmektedir. Ancak bozma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durum ortadan kaldırılamamaktadır.
  • Islah sözlü veya yazılı yapılabilmektedir.
  • Islah sebebiyle ortaya çıkan yargılama giderleri ve karşı tarafın zararlarının ödenmesi gerekmektedir.
  • Islah ile değiştirilemeyecek usul işlemlerinden biri hakkında olmamalıdır.

Islah talebi duruşma esnasında ya da duruşmalar arasında yapılabilmektedir. Ardından ıslah dilekçesi veya duruşma zaptı karşı yana tebliğ edilmektedir. Karşı taraf, ıslaha karşı beyanda bulunabilmektedir. Yargıtay, duruşma esnasında sunulan ıslah beyanında, aleyhine ıslah talebinde bulunanın süre istemesi ve bu sürenin kendisine verilmemesi halinde savunma hakkının kısıtlandığına hükmetmektedir. Islah beyanının karşı tarafa bildirilmesinin amacı sadece karşı tarafa haber vermek ve cevap hakkını kullanmasını sağlamaktır. Karşı tarafa tebliğ edilmesi ıslahın geçerlilik şartı değildir.

Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekil asıl adına ıslah hakkını kullanabilmektedir. Kısmi ıslah hakkını kullanabilmesi için vekilin özel yetkisinin olmasına ihtiyaç yoktur. Ancak tamamen ıslah yapabilmesi için vekilin özel yetkisinin bulunması gerekmektedir.

Hukuk davalarında ıslah hakkı kullanılana kadar yargılama esnasında keşif, bilirkişi incelemesi, talimatla tanık beyanı alınması gibi işlemler yapılmış olabilmektedir. Yapılan ıslah bu işlemlerin bir veya bir kaçını ve hatta bazen hepsini geçersiz kılabilmektedir. Bu nedenle geçersiz kalan işlemler sebebiyle karşı tarafın zaman kaybı olabilmekte ve hem maddi hem de manevi zararı doğabilmektedir. Yargılamanın bir kısmını boşa çıkaran ıslahtan dolayı, karşı taraf ve mahkeme açısından tazminat ve yargılama giderlerinin mahkeme veznesine yatırılması gerekmektedir.

Hakim ıslah talebinden sonra ve karşı tarafın talebi ile bir teminat miktarı belirlemektedir. Bu bedelin ödenmesi için ıslah hakkını kullananın iyi niyeti ya da kusursuz olması aranmamaktadır. Hakim tarafından ıslah hakkını kullanana bedeli ödemesi için bir hafta süre vermektedir. Bu bedelin yatırılmasıyla ıslah hakkı kullanılmaktadır. Aksi takdirde ıslah hakkı kullanılmamış sayılmaktadır.

III. Islahın Çeşitleri

1. Tamamen Islah

Sadece davacının davanın tamamen ıslahı hakkı vardır. Davalı tamamen ıslah yapamamaktadır. Tamamen ıslah, davanın açıldığı ilk andan başlayarak tüm işlemler ve dava dilekçesinin değiştirilmesidir. Tamamen ıslah yolu ile dava tümüyle
değişmektedir. Davacı dayandığı vakıaları tamamıyla değiştiriyor ancak talep sonucu aynı kalıyorsa bu tamamen değil, kısmi ıslahtır. Davanın unsurlarından birinin veya bir kaçının değiştirilmesi tamamen ıslah değildir. Talep sonucunun ve/veya dava konusunun tamamının değiştirilmesi, tamamen ıslahtır.

Dava konusu ıslah edilirken, ıslah sonucu mahkemeden talep edilen yeni dava konusunun, önceki istem ile bağlantısının olması gerekmektedir. İlk dava ile hiç alakasız bir konu, ıslah ile dava konusu yapılamamaktadır.

Davacı, davasını tamamen ıslah ettiğinde bir hafta içerisinde yeni dava dilekçesi vermektedir. Eğer vermezse bir kerelik ıslah hakkını kullanmış sayılmakta fakat ıslah yapılmamış sayılmaktadır.

Tamamen ıslah ile dava değişse de ıslah ile değişen dava açısından, hak düşürücü süre, zamanaşımının kesilmesi veya durması gibi durumlar ıslah tarihine göre değil, davanın açılma anına göre belirlenmektedir. Karşı yan, zamanaşımının dolduğunu iddia edememektedir.

Ayrıca tamamen ıslah yapan davacı yeniden başvurma harcı ile peşin karar ve ilam harcı ödememektedir. Çünkü yeni bir dava açılmamaktadır.

Davacının kısmi davayı belirsiz alacak davasına dönüştürmesi tamamen ıslahtır. Tamamen ıslah ile davanın konusu ve türü değiştirilebilmektedir. Eğer davalı da karşı dava açtıysa karşı davasını tamamen ıslah edebilmektedir.

Tamamen ıslah hakkı kullanıldıktan sonra davalı, yeniden cevap dilekçesi vermektedir. Fakat yazılı yargılamaya tabi bir dava varsa cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesi safhası ile ön inceleme duruşması bulunmamaktadır. Tamamen ıslahtan sonra mahkeme dava şartları ile ilk itirazları dosya üzerinden inceleyip ilk duruşmada değerlendirmektedir.

2. Kısmi Islah

Kısmi ıslah, davacı ve davalı tarafından yapılabilmektedir.

  • Yargılama esnasında yapılan bir veya birden çok taraf usul işleminin yapılmamış sayılması isteniyorsa,
  • Davacı davasının tamamını değiştirmek değil de sadece iddiasını genişletmek istiyorsa,
  • Davacı sadece talep sonucunu genişletmek istiyorsa,
  • Davadaki talep sonucuna yeni talepler eklemek istiyorsa,
  • Davalı ise cevap ya da ikinci cevap dilekçesini değiştirmek, yeni vakıalar eklemek ya da dilekçesinde belirttiği hususları genişletmek ve yeni savunma sebepleri ileri sürmek istiyorsa bu işlemleri kısmi ıslah yoluyla yapabilmektedir.

Yargıtay tarafından hiç dava konusu yapılmamış bir hususun ıslah yoluyla talep sonucuna eklenmesini kabul
edilmemektedir. Taraflardan biri ıslah talebinde bulunduktan sonra bir haftalık süre içerisinde ıslah edilen usul işlemini de bildirmektedir. Eğer bu süre içerisinde ıslah edeceği usul işlemini mahkemeye bildirmediyse hiç ıslah yapılmamış gibi davaya devam edilmektedir.

Kısmi ıslahta zamanaşımı veya hak düşürücü sürenin hesaplanması davanın açıldığı tarihe göre değil, ıslahın yapıldığı
tarihe göre hesaplanmaktadır.

Kısmi ıslah yolu ile davacı tarafından sadece dava değeri artırılıyorsa bu durumda karşı tarafın uğrayacağı masraf ve zararın yatırılmasına gerek bulunmamaktadır. Çünkü dava değerinin artırılması halinde karşı tarafın bir zararı olmayacaktır.

Dava açılırken faiz hiç istenmemiş, yanlış bir tarihten başlaması istenmiş ya da daha önceki bir tarihten istenebileceği halde dava tarihinden itibaren istenmiş olursa da dava değeri ıslah edilirse faiz de istenebilmekte veya değiştirilebilmektedir. Dava devam ederken fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmamış olsa dahi faizin başlaması istenen tarih, faizin oranı ve faizin türü ıslah ile düzeltilebilmektedir.

IV. Hukuk Davalarında Islah ile Yapılamayacak İşlemler

Her usul işlemi, ıslah ile düzeltilememektedir. Islah ile düzeltilemeyecek işlemler;

  • Islah ile dava konusu yapılmamış olan bir talebin dava kapsamına alınması,
  • Islah ile manevi tazminat miktarının artırılması,
  • Islah ile ikinci bir tanık listesinin verilmesi,
  • Islah ile karşı dava açılaması,
  • Maddi hukuk işlemlerinin düzeltilmesi ve değiştirilmesi,
  • Islah ile taraf değişikliği yapılması,
  • Kanun yollarında ıslahın kullanılması,
  • Seçimlik hakkın kullanılması halinde ıslahın hakkının kullanılması,
  • Islah ile ilk itirazların ileri sürülmesi mümkün değildir.

V. Islahtan Dönülebilir Mi?

Hukuk davalarında Islah hakkının kullanılmasından sonra dönülmesi kural olarak mümkün değildir. Hakim, ıslahtan vazgeçmenin mümkün olmadığını, karşı taraf ileri sürmese dahi resen göz önüne alacaktır.

Islahtan vazgeçmenin mümkün olmayışının nedeni, ıslahtan vazgeçmenin de aslında bir ıslah işlemi olmasıdır. Islah hakkı taraflara bir davada yalnızca bir kez tanındığı ve kullanıldığı anda tüketildiği için, davacının ıslah talebinden
vazgeçmesi mümkün değildir.

Islah hakkının kullanılmasından sonra iddianın değiştirilmesi yasağı yeniden devreye girmektedir. İddianın değiştirilmesi yasağının bertaraf edilmesinin diğer yolu ise karşı tarafın rızasıdır. Islahtan dönülmesinin tek yolu da bu sebeple karşı tarafın buna rıza göstermesidir. Karşı tarafın rıza göstermesi durumunda, ıslah yapan taraf beyanından vazgeçebilecek ve ıslah hakkı hiç kullanılmamış gibi davaya eski hali ile devam edilebilecektir.

Avukat Ece Deniz VARDAR

Medeni Usul Hukuku Yayınlarımız

İletişim

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawyer.com

whatsApp →