Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde Değer Artış Payı

edinilmis mallara katilma rejiminde deger artis payi

Evlilik birliği içerisinde eşler sadece manevi alanda değil ekonomik alanda da dayanışma içinde olurlar ve birbirlerine katkıda bulunurlar. Fakat ne yazık ki boşanma olgusu gündeme geldiğinde bu yapılan katkıların ne olacağı çiftlerin zihninde soru işareti olarak kalmaktadır. İşte bu gibi durumlarda kanunun tanıdığı imkanların neler olduğunu bu yazımızda inceleyeceğiz.

I. Değer Artış Payının Talep Edilebilmesi İçin Gereken Şartlar

Değer artış payı; bir eşin diğerinin edinilmiş malvarlığına, kendi kişisel malvarlığından yaptığı katkı ve harcamalardır. Kişisel malından, edinilmiş mala bu şekilde kazandırmada bulunan eş, bu miktarın kendisine iadesini,değer artış payı davası ile talep edebilir.

Eşlerden biri diğerine ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahip olur. Bu alacak o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır. Bir değer kaybı söz konusu olduğunda ise katkının başlangıçtaki değeri esas alınır.

Değer artış payının varlığını ortaya çıkaran unsurları, şu şekilde sıralamak mümkündür:

  1. Eşin yaptığı katkının malvarlıksal (maddi-parasal) değer taşıması,
  2. Katkının bir bağışlama değil de karşı edim alacağı elde etme kastıyla yapılmış
    olması,
  3. Eşin bu katkısı karşılığında diğer eşten hiç ya da uygun bir karşılık almamış bulunması,
  4. Katkıdan sonra diğer eşin malvarlığında daha sonra ortaya çıkan konjonktüre bağlı değişik piyasa koşulları
    sonucunda değer artışı görülmesi,
  5. Eşler arasında bu katkı payı alacağından vazgeçmeyi konu alan bir anlaşmanın yapılmamış olması.

Bu unsurları açıklamak gerekirse; öncelikli olarak eşin yaptığı katkı kendi malvarlığından veya çalışma gücünden olması gerekmektedir. Bu katkı bir bağışlama şeklinde değil, karşılığı geri alınmak üzere yapılmış olması gerekmektedir. Fakat boşanma ve mal tasfiyesinde değer artış payı talep edebilmesi için o aşamaya kadar diğer eşten hiç veya uygun bir karşılık almaması gerekmektedir. Katkıdan sonra katkı yapılan malda bir değer artışı meydan gelmelidir. Ancak katkıda bulunulan mal, zamanla değer kaybetmiş ise katkının başlangıçtaki değeri esas alınacaktır. Katkıda bulunulan mal, elden çıkarılmış ise alacak miktarı hakim tarafından hakkaniyete uygun olarak belirlenmektedir. Katkı yapan eş herhnagi bir yazılı anlaşmayla bu yaptığı katkıdan doğan alacağından vazgeçmemiş olmalıdır.

II. Değer Artış Payı Oranı Hesaplaması

Değer artış payında katkıda bulunan eşin payını örneklemek gerekirse; 100.000-TL değerindeki bir taşınmazın yenilenmesi için diğer eşin 20.000-TL katıkda bulunduğunu varsayarsak buna göre eşin katkısı yapılan tüm masrafların toplamı olan 120.000 TL üzerinden hesaplanacak ve 1/6‘lık bir değer artış payı alacağı oranına ulaşılacaktır. Tasfiye anında taşınmaz değerinin 360.000-TL olması durumunda eşin değer artış payı alacağı da bu oran üzerinden
hesaplanarak 60.000-TL olacaktır.

III. Değer Artış Payı Alacağı Davasında Zamanaşımı

Katılma alacağına ilişkin zamanaşımı süresi 10 yıldır. Bu zamanaşımı süresi eşlerden birinin ölümünde ölüm tarihinden ve boşanmada ise boşanmanın kesinleşmesinden itibaren işlemeye başlar. Ancak değer artış payı alacağı davası açılabilmesi için boşanma davasının kesinleşmesine gerek yoktur. Boşanma davası devam ederken de taraflar bu davayı açabilirler. Aile Mahkemesi’nde görülecek olan bu davada mahkeme, boşanma davasını bekletici mesele yapacaktır.

Gökçe ARAL

İletişim

Aile Hukuku Yayınlarımız

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawyer.com

whatsApp →