Avukat Seçiminde Tavsiyeler

avukat seciminde tavsiyeler secimi nasil yapilir

Avukat Seçiminde Tavsiyeler; herkesin kişisel kriterlerine, hayat tecrübelerine göre değişebilecektir. Biz de bu yazımızda avukat seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlara değindik.

I. Avukatlık Mesleği Hakkında

Avukat, hukuki münasebetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uyun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlayan; kamu hizmeti gören ve serbest meslek mensubu olan kişidir.

Bu tanım tüm avukatların tabi olduğu 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 1’inci ve 2’inci maddesinden özetlenmiştir.

Mesleğin tanımından da anlaşılacağı üzere; Avukat hukuki meslelerde adalete hizmet eder. Avukat tüm mesleki faaliyetlerinde, devlete karşı, yargılama organına karşı, müvekkiline karşı, topluma karşı bağımsızdır.

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’na buradan,

Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları’na buradan,

Avukat Olma Şartları

Avukat olmak için Avukatlık Kanunu’nun 3’üncü maddesinde yer alan mesleğe kabul şartları gerekmektedir. Bu madde kapsamında avukat olmak için,

  • Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
  • Türk hukuk fakültelerinden birinden mezun olmak veya yabancı memleket hukuk fakültesinden mezun olup da Türkiye hukuk fakülteleri programlarına göre noksan kalan derslerden başarılı sınav vermiş bulunması,
  • Levhasına kaydedillimesi istenen baro bölgesinde ikametgahı bulunması,
  • Avukatlık Kanununa göre avukatlığa engel bir hali olmamak gerekir.

Avukatlık mesleğine başlayan her avukat baro levhasına yazılmak zorundadır.

II. Neden Avukat ile Çalışmalısınız?

Avukat, Hukuki Meseleleriniz ile İlgili Bilgi ve Tecrübeye Sahiptir.

Mevzuatımıza göre herkes kendini savunma ve kendi davasını bizzat takip etme yetkisine sahiptir.

Ancak hukuki meseleniz ile ilgili yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmayabilirsiniz. Ayrıca hukuki meseleniz ile ilgili yaptığınız araştırmalarda yanlış bilgi edinebilirsiniz. Böyle bir durumda hak kaybına uğrama ihtimaliniz yüksektir.

Avukat ile Çalışmamanız Pişmanlığa Neden Olabilir.

Mevzuat çok karmaşıktır. Mevzuatı araştırmaya girişseniz dahi atladığınız bir çok husus olabilir. Kanunların yorumunda hataya düşebilirsiniz. İnternette yazan bilgilerin ise çoğu teyide muhtaçtır. Edindiğiniz bilgilerin dahi muhakkak avukata danışılması gerekmektedir.

Bir sözleşme imzalarken; sözleşme maddelerinin sizi koruduğunuzu düşünürken, sözleşmede yer alan maddenin kanunun emredici hükmüne açıkça aykırı olduğunu bilmediğiniz için hakkınızı kaybedebilirsiniz.

Davanızın duruşmalarını bizzat takip ederken hakimin sorduğu soruya yanlış cevap verdiğiniz için veya zamanaşımı itirazında bulunmamış olmanız nedeniyle aleyhinize karar verilebilir.

Hakkınızda başlatılan ceza soruşturmasında veya kovuşturmasında; yani hakkınızda kamu davası açılması durumunda doğru bir savunma yapamadığınız için masumiyetinizi ispat edemeyebilirsiniz.

Ayrıca bir kişi hakkında şikayetçi olmuş olsanız dahi; şikayet dilekçesini doğru şekilde yazmadığınız için o kişi veya kişiler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilebilir veya dava açılmış olsa dahi beraat kararı verilebilir.

Yanlış hukuki işlemleriniz, sizi şüpheli veya sanık durumuna dahi düşürebilir. ( Türk Ceza Kanunu İftira Suçu )

Tüm hukuki iş, işlem ve davalarınızda avukat ile çalışmanız; mesai, masraf en önemlisi haklılığınızı ispat konusunda sizi bizzat dava açmanızdan çok daha avantajlı konuma getirecektir.

III. Avukat Nasıl Çalışır?

Avukat, müvekkilinin anlattığı olayları ve hukuki meseleleri; hukuki olarak niteler ve yasal bir zemine oturtur.

Avukt, doğru mevzuata ulaşarak; kanun maddelerinde altlama faaliyeti yapar ve kanun maddesini olaya uyarlar. Avukat hukuki meseleyi etraflıca düşünür ve tüm hukuki riskleri ile birlikte; strateji belirler. Müvekkilinin lehine olacak şekilde, en az masrafla ve hızlı sürede çözüm için çaba gösterir.

Yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır. Kanunlarındaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu kurumlar avukatın gerek duyduğu bilgi ve belgeleri incelemesine sunmakla yükümlüdür. Avukat, kanunun kendisine tanıdığı yetkiye dayanarak vatandaşın inceleme yetkisi olmayan dosyaları inceleyebilir, dosyalardan vekaletname sunarak örnek alabilir, devlet kurumları ve özel kurumlar ile yazışabilir.

Müdafi

Ceza soruşturmasında ve ceza yargılamasında ise avukat; müdafi sıfatı alır. Halk arasında “Ceza Avukatı” olarak ifade edilen; müdafi, Anayasa’nın, milletlerarası sözleşmelerin, özellikle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun tanıdığı yetkileri kullanır. Ceza soruşturma ve kovuşturmasında; müvekkilinin, şüpheli ya da sanığın, katıldığı tüm işlemlere katılabilir, yakalanan, gözaltına alınan, tutuklanan, hüküm alan müvekkili ile denetime tabi tutulmaksızın görüşebilir. Ceza soruşturma veya dava dosyasını inceleyebilir, soruşturma aşamasında vekaletname ibrazı olmaksızın; (dosyanın CMK 153 kapsamında kısıtlı olmaması şartıyla) istediği belgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. CMK 153 kapsamında kısıtlama kararı olması halinde dahi yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli işlemlere ilişkin tutanakları alabilir. Ceza davasında ise; ceza avukatı; vekaletname ibraz ederek dosyanın tüm suretini alabilir. Bu sayılanlar ile sınırlı olmamak kaydıyla ceza avukatı için kanunlarda verilen yetkiler; vatandaşın yetkilerinin çok üstündedir.

Bu nedenlerle; cezası ne olursa olsun; ceza soruşturma ve ceza davalarında avukat yardımından faydalanmak çok önemlidir.

Toplumda; “Ben suçlu değilim. Neden avukat tutayım ki?” gibi düşünen kişiler var. Hukukun hiçbir alanında; bir kişinin avukat yardımından faydalanması ve kendisini özel avukat ile temsil etmesi; hiçbir hukukçu, hakim, savcı ya da kolluk kuvvetleri açısından onun suçlu olduğu anlamına gelmez. Hiçbir yargı oranı veya kamu kurumu ya da kamu görevlisi; “Suçsuz isen neden avukatın var?” şeklinde bir ifade kullanamaz, bunun aksine hüküm kuramaz.

Avukat savunmanın olmazsa olmaz unsurudur. Avukatsız savunma, savunmasız yargılama düşünülemez.

Ceza soruşturma ve ceza yargılamalarında; avukat yardımından faydalanmak o derece önemlidir ki; “… Seçeceği bir müdafinin (avukatın) yardımından yararlanmak; eğer avukat tutmak için gerekli maddi olanaklardan yoksun ise ve adaletin yerine gelmesi için gerekli görüldüğünde, resen atanacak bir avukatın yardımından ücretsiz olarak yararlanabilmek,” temel hak ve hürriyet olarak kabul edilmiştir. (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Adil Yargılanma Hakkı başlıklı 6’ıncı maddesinin üçüncü fıkrasının c bendi.)

IV. Avukat Seçiminde Nelere Dikkat Etmelisiniz?

1. Avukatın Uzmanlığı

Bu noktada avukatın bilgisi ve birikimi devreye girer. Bir çok avukat için ilgi duyduğu ve kendisini daha bilgili ve tecrübeli gördüğü hukuk alanı vardır.

Avukatın uzmanlığında, yüksek lisans ve doktora yapmış olması, bu konu ile ilgili makalelerinin bulunuyor olması, üstlendiği işlerin daha çok bu alanlarda yoğunlaşması ve bu hukuk alanı ile ilgili başkaca görevler üstlenmiş olması gibi kriterler büyük bir öneme sahiptir.

Avukatın uzmanlaşma alanının olması avukatın diğer hukuk alanlarında bilgi sahibi olmadığı anlamına gelmez. Ne hukuk fakültelerinde ne de avukatlık stajında yahut meslekte avukatların çalışma alanlarının sınırlandırılması söz konusu değildir. Bu nedenlerle avukat kendi uzmanlık alanı olmayan çalışma alanlarında da yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmak zorundadır. Zira avukatlar mesleklerini icra ederken 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun kapsamında vekalet sözleşmesi kapsamında özen sorumluluğuna tabidir. Avukat üstlendiği işi başka bir avukat nasıl başarıya ulaştırabilecek ise en az onun kadar gerekli özeni göstermekle yükümlüdür. Avukatın üstlendiği iş ile ilgili “Ben bu konuda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip değilim.” Deme lüksü yoktur.

2. Referanslar

Avukat tercihinde öncelikle referansları kullanabilirsiniz. Avukatların reklam yasağı mevcuttur.

İnternetten Avukat Araştırma

Avukat arama sürecinde internetten de avukat araştırabilirsiniz.

İnternet araştırmalarında en çok; “en iyi avukat” şeklinde arama yapıldığı görülmektedir. Araştırma yaparken “En iyi avukat” araması şeklinde aramanın sizi doğru avukata yönlendirmemiş olabileceğinizi bilmenizi isteriz.

En iyi avukat” şeklindeki arama karşısında karşınıza çıkan sayfalar; yalnızca doğru bir SEO çalışması karşılığında veya Google reklamları sayesinde karşınıza çıkan sayfalardır.

Avukatlar mesleki açıdan Türkiye Barolar Birliği Reklam Yasağı Yönetmeliği’ne tabidir. Bu yönetmeliğe göre; avukatların reklam niteliği taşıyan tüm davranışlardan kaçınması zorunludur. Bir internet sayfasında kendisini “en iyi avukat” şeklinde tanıtan bir avukat; ilk ihtimalde bilerek ve isteyerek reklam yasağına aykırı olarak davranıp meslek kuralları ile bağdaşmayan bir davranış sergilemektedir. Bundan daha kötü olan ikinci ihtimal ise; avukatın reklam yasağından haberinin olmamasıdır.

Bununla birlikte; bazı internet sayfalarında ise; hiçbir avukat bilgisine yer verilmeden yalnızca telefon numarası ve “bakırköy avukat” , “İstanbul en iyi avukat”, “bakırköy ceza avukatı”, “bakırköy ağır ceza avukatı” şeklinde ibarelere yer verildiği görülmektedir. Bu tür sitelerde yer alan bilgilerin doğruluğunun teyite muhtaç olduğunu paylaşmak isteriz. Bu tür sitelerde yer alan telefon numaralarından ulaştığınız kişiler avukat olmayabilir. Bu kişilerin avukatlara iş getiren kimseler olması ihtimal dahilindedir.

Avukatlık Kanunu’nun 48’inci maddesinde; “Avukat veya iş sahibi tarafından vadolunan veya verilen bir ücret yahut da herhangi bir çıkar kaşılığında avukata iş getirmeye aracılık edenler ve aracı kullanan avukatlar altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” hükmü ile “Avukata çıkar karşılığında iş getirme”nin suç olarak tanımlandığını da belirtmek isteriz.

3. Avukatın Ulaşılabilir Olması

Avukatlar ile ilgili sıklıkla yapılan şikayetlerden biri de avukata ulaşamamaktan kaynaklanmaktadır.

Şunu bilmekte fayda vardır ki; davalar, icra takipleri ve bir çok hukuki mesele sürelere bağlıdır. Avukatlar mesleki faaliyetlerinde süreler ile yarışmaktadır. Bu nedenle avukatlar aldıkları işlerdeki süreler nedeniyle zamanında başvuru yapmak ve dilekçe yazabilmek için çok fazla mesai harcamaktadır.

Avukatların adliyelerdeki veya cezaevlerindeki ya da kamu kurum ve kuruluşlarındaki işleri de çok uzun sürebilmektedir. Özellikle icra müdürlüklerindeki iş ve işlemler ile duruşmalar avukatların çok uzun mesaisini alabilir. Hakimler aynı duruşma günü ve aynı duruşma saatine birden çok duruşma verebilmekte, avukatlar ise duruşma sırası bekleyebilmektedir.

Avukatlar gün içinde çoğu zaman saatlerce toplantıda olabilir veya saatlerce telefon görüşmesi yapabilir.

Tüm bu nedenler avukatın gün içindeki mesai saatinin büyük çoğunluğunu meşgul edebilir.

Avukata “derhal” ulaşmak isteyen müvekkil adayının bu durumları bilmesinde fayda vardır. Yoksa avukata ulaşamıyor oluşunun altında farklı nedenler arayabilir. Ancak avukatlık her şeyden önce bir güven mesleğidir. Bu nedenle müvekkil ile avukat arasında tartışmaya mahal verebilecek tüm durumların karşılıklı saygı çerçevesi içerisinde çözüme kavuşması gerekir.

Avukatınızı mesai saatleri dışında; önemli ve acil bir durum olmadan aramamalısınız. Ancak acil durumlarda avukatınıza ulaşmanız gerekebilir. Örneğin haberinizin olmadığı bir dava nedeniyle hakkınızda “yakalama” kararı verilmiş olabilir. Bu gibi bir durumda polis kontrol noktasında durdurulabilir ve ifadenizin alınması için karakola veya savcılığa ya da mahkemeye götürülebilirsiniz. Böyle bir senaryoda avukatınıza ulaşmanız son derece kritik öneme sahiptir. Ancak istisnai ve acil durumlar haricinde avukatınızın da bir anne, baba, evlat, eş olduğunu; ailesi ile vakit geçiriyor olabileceğini, dinlenmeye ihtiyacı olduğunu, tatile çıkabileceğini unutmayınız.

Avukatınızın vermiş olduğu randevulara riayet edip etmediği de ulaşılabilirlik açısından önemlidir.

4. Avukatın Bilgi Vermesi

Avukatın meslek kuralları çerçevesinde müvekkiline bilgi vermesi zorunludur. Bu bilgi aktarımı sözlü ya da yazılı olarak olabilir. Avukatın müvekkilinin davası, icra takibi veya başkaca işlemleri ile müvekkiline bilgi vermesi gerekir.

Avukatın yaptığı başvurular ile ilgili size detaylı bilgi vermesi hatta başvuru formlarını, dilekçelerini, duruşma tutanaklarını sizinle paylaşması oldukça güven verici bir davranıştır.

Ancak avukat ile aranızda hiçbir zaman işçi-işveren ilişkisi olabilecek tutuma girmeyiniz. Avukatınız sizin işçiniz değil, vekilinizdir. Avukatınızdan talepte bulunabilmeniz gayet tabidir. Avukatınız sizin taleplerinizi değerlendirmek zorundadır. Avukatınız yazılı talimatınızın aksine bir işlem yapamaz.

Avukatın Masraf Avansı Konusunda Bilgi Vermesi

Hukuki meseleniz ile ilgili, harç, gider avansı, delil avansı, yolluk masrafı gibi bir çok masraf gerektiren işlem olabilir.

Avukatlar üstlendikleri işlerdeki masraf avansını müvekkilinden almak zorundadır. Söz konusu durum Avukatlık Kanunu’nun 173’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Avukata tevdi edilen işin yapılması veya yapıldıktan sonra sonucunun alınması için gerekli bütün vergi, resim, harc ve giderler iş sahibinin sorumluluğu altında olup, avukat tarafından ilk istekte avukata veya gerektiği yere ödenir. Bu harcamaların avukat tarafından yapılabilmesi için, yeteri kadar avansın iş sahibi tarafından verilmiş olması gerektir. Avukatın iş için yapacağı yolculuk masrafları ve bulunduğu yerden ayrılma tazminatı, anlaşma gereğince iş sahibi tarafından ayrıca ödenir. Bu giderler peşin olarak ödenmedikçe avukat yolculuğa zorlanamaz. Bu hükmün aksine sözleşme yapılabilir.” hükmüne yer verilmiştir.

Avukatın müvekkilinden masraf avansı almadan bir dosyayı takip etmesi Avukatlık Kanunu uyarınca disiplin cezası gerektiren bir eylemdir.

Avukatın; masraf avansı ile vekalet ücretini birbirinden ayırması gerekir. Çalışmaya başladığınız avukata ödediğiniz paranın hangi miktarını vekalet ücreti olarak hangi miktarını masraf avansı olarak aldığını size ayrıntılı olarak bildirmesi zorunludur. Avukatın masraf avansını ne için kullandığını ve üzerinde kalan masraf avansı miktarının da ne kadar olduğunu müvekkiline bildirmesi gerektirmektedir. Avukatın müvekkiline karşı masraf avansı ve masraflar konusunda hesap verebilir olması son derece önemli bir husus olup aksi takdirde; güven problemi doğacaktır.

5. Avukatın Malvarlığı Başarı Göstergesi Değildir.

Toplumda bir çok kişinin, özellikle bazı meslek mensuplarından bahsederken; arabasının markasını, muayenehanesinin/işyerinin/ofisinin konumunu ve kişinin zenginliğini dile getirdiğini fark etmişsinizdir. Toplumumuzdaki bu yargı ne yazık ki mesleki başarı ölçütü gibi algılanmaktadır. Halbuki bir çok meslekte sanıldığının aksine zenginlik mesleki faaliyetlerden elde edilen kazanç sayesinde olmayabilir.

Avukatın zenginliğinin mesleki başarı açısından hiçbir kıymeti yoktur. Avukatın ne arabasının markası, ne ofisinin konumu ne de başkaca bir malvarlığı değerinin sizin hukuki meselenizin çözüme kavuşmasında bir değeri olmayacaktır. Bu nedenle avukatın malvarlığından ziyade; sizin ile diyaloguna, bilgisine ve tecrübesine odaklanmanız daha yerinde olacaktır.

6. Avukat ile Sağlıklı Bir Diyalog Kurabildiniz mi?

Avukat ile yaptığınız görüşmelerde sağlıklı bir diyalog kurmanız iki taraf açısından da son derece önemlidir. Siz nasıl avukat seçerken nelere dikkat etmeliyim diye düşünüyorsanız, karşınızdaki avukat da bir kısım kriterleri değerlendirmektedir.

Avukatınız ile kurduğunuz diyalogun iş ilişkisi çerçevesinde kalması iki tarafın da lehine olacaktır.

Avukatınıza sorduğunuz sorulara sağlıklı cevaplar almanız ve avukatınızın sizden istediği bilgileri de aynı şekilde aktarabilmeniz gerekir.

Ülkemizde bir çok dava yıllarca sürmektedir. Yıllarca iletişim halinde kalabileceğiniz bir avukat ile anlaşmanız yararınıza olacaktır.

Her şeyden önemlisi ise avukat ile gerçek bir güven ilişkisi tesis edebildiniz mi? Güven ilişkinizin zedelenmesine neden olabilecek davranış ve tutum sergilemekten kaçınan avukatlar ile çalışmanızı tavsiye ederiz.

7. Avukatlık Ücreti

Avukatlık bir meslektir. Avukatlar mesleklerini icra ederken karşılığında ücret almak zorundadır. Avukatların başkaca bir iş yapmaları Avukatlık Kanunu’na göre yasak olduğundan avukatın; mesleki faaliyeti dışında bir geliri olmayacaktır. Avukatın hayatını idame ettirmesi ise müvekkillerinden aldığı ücretlere bağlıdır.

Avukatlık ücreti Avukatlık Kanunu’nun 164’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Avukatlık ücreti, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade eder.

Avukatlar; “yüzde yirmibeşi aşmamak üzere, dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi olarak” avukatlık ücreti kararlaştırabilir. Ancak avukatın, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi altında vekalet ücreti kararlaştırması mümkün değildir.

Avukat, istisnai olarak ücretsiz dava alması halinde ise, bu durumu baro yönetim kuruluna bildirmek zorundadır.

Avukat ile çalışmak istediğiniz alanda yazılı “Avukatlık Sözleşmesi” yapılmasını talep ediniz. Avukatlık sözleşmesi ihtilaf doğabilecek konularda her iki tarafın da haklarını koruyacaktır.

Avukatlık ücretinin ne kadar olacağını takdir hakkı avukata aittir.

Avukatın bağlı bulunduğu baro tarafından yayımlanmış tavsiye niteliğindeki ücret tarifesine bakarak; avukatın talep ettiği ücretin çok olup olmadığını kendinizce de değerlendirebilirsiniz. Örneğin İstanbul Barosu tavsiye niteliğinde avukatlık ücret tarifesine buradan ulaşabilirsiniz.

Ancak hukuki yardım talep ettiğiniz konuların karmaşıklığı, davanın türü, taraf sayısı, hukuki yardımın nerede verileceği, tutuklu olup olmadığınız gibi bir çok etken avukatın ücret takdirinde gözeteceği hususlardır.

Şunu önemle vurgulamak gerekir ki; avukattan yardım istediğiniz bir çok konu hayatınızın önemli kararlarından biridir. Bu konuda hukuki destek almanız kaçınılmaz ise maddi kaygılarınızı, hayatınızın önüne koymayınız.

Hayatınızda bir gün gelir ve yanınızda sadece avukatınız olabilir.

Yazımı, Nazım Hikmet’in de böyle bir duygu ile Avukatı İrfan Emin için yazdığı akrostiş şiiri ile noktalıyorum.

Nasılsın?

İyi günlerimde çok eller uzanır ellerime,

Resmimi, suratımı baş köşeye asarlar…

Fakat demir kapıların her kapanışında üzerime,

Ardında taş duvarların her kaldığım zaman,

Ne arayan beni, ne soran…

Eeeehh, daha iyi be, bunun böyle olduğu…

Minnetim ve borçluluğum yalnız sana kalsın.

İyi günlerimde benim unuttuğum insan eli

Nasılsın?…


Avukat arayışınız mı var? BAL Avukatlık Bürosu ile iletişime geçin.

İletişim

Bizi Arayın : +90 212 909 86 34

Mail Gönderin : info@ballawyer.com

whatsApp →